23 Ara 2014

Tarih Bölümü Bana Ne Kazandırdı?

Bu yazıda, -kısaca- yakında son dönemine gireceğim dört yıllık Tarih Bölümü serüvenimden, bu bölümün bana hayata bakış ve meslek anlamında neler kazandırdığından bahsedeceğim...


2010 yılı yazının ortalarıydı, her yaz olduğu gibi memleketimde(Trabzon)ydim. Hiç unutmuyorum günlerden Perşembeydi. ÖSYM Üniversite Yerleştirme sonuçlarını Cuma günü açıklayacak diye biliyordum meğer Perşembe günü açıklamış. Köyde kaldığımız için netimiz yoktu, o yüzden haberim de olmamıştı. Ancak kuzenim aradığında sonuçların açıklandığını öğrenebildim. Telefondan kimlik numaramı almış ve sonucuma ilk o bakmıştı. İlk üç tercihimden zaten umudum yoktu, içime doğmuş olmalı ki dördüncü tercihim Karabük Üniversitesi Tarih tutmuştu. Sevinçten tabiri caizse havalara uçmuştum. İyi bir yer değildi, hatta kötüydü ama kimse benim ilk sene bir üniversiteye yerleşebileceğime inanmıyordu, bu yüzden sevinmiştim. Halbuki Anadolu Lisesi'ne birinci girmiştim ve biraz daha zorlasaydım -herhalde- sonuncu çıkacaktım! Annemin tepkisini bugün dahi hatırlar ve gülerim:
     - Nereyi kazandun de bakayim bana oğlum?
     - Karabük'te Tarih Bölümü'nü kazanmışım anne!
     - Uh! Ne b.k olur ondan!!??(Tipik Karadeniz kadını işte :)

O an annemin bu sözü bütün heyecanımı ve sevincimi gölgelemiş olsa da Karabük'e geldiğimde olayın gerçekten de annemin dediği gibi olduğuna hükmettim! Yanlış anlaşılmasın, bölümümden değil Karabük'ten bahsediyorum. Gerçekten çok pis bir havası var. Özellikle kışın nefes bile alamıyorsun, örneğin ben ilk ay hasta yatağımdan kalkamamıştım. Tabi bundan kastım sadece üniversitenin bulunduğu mahalle ile sınırlı, Yenice ve Safranbolu birer cennet adeta...

Neyse uzatmayalım, ilk sene hazırlık okuduk. Tüm fakültelere zorunlu hazırlık koymuştular. Öğrencilerin %90 kadarı hazırlık eğitiminin zorunlu olduğunu bilmiyorlardı. Onu geçtim Karabük'ün denize kıyısı olduğunu zannedip öyle tercih edenler de az değildi. Bazıları Karabük'ü -halâ- Zonguldak'ın ilçesi, bazıları da Safranbolu'nun ilçesi sanıyorlardı. Belki de bu yazıyı okuyanlardan pek çoğu da şu ana kadar öyle zannedenlerden biriydiler.

Hazırlıkta devamsızlıktan kaldım ama en nihayetinde bölümüme geçebildim. Tarih Bölümü maceram böylece başlamış oldu. Bölümdeyken asla kimseyle yarışmadım ve not derdine düşmedim. Kendimi "Tarihçi" olmaya inandırdığım andan beri tarihi gerçekten sevmeye çalıştım ve sanırım başardım da. İşte kısaca Tarih bölümünün bana kazandırdıkları...

  • Analitik düşünme, olaylar ve durumlar arasında neden-sonuç ilişkisi kurabilme: Tarihin -genel manada- insana kattığı en büyük kazanım bu olsa gerek diye düşünüyorum. Hangi konuda olursa olsun tarihin analitik düşünme yeteneğini geliştirdiğine ve kişileri daha mantıklı yaptığına inanıyorum. Günümüzü düşündüğünüzde dahi birçok olayı zincir halinde neden-sonuç ilişkisi dahilinde çözümleyebiliyorsunuz.
  • Romantizm akımının sadece kitaplarda var olduğunu keşfetme: Saçma bir madde gibi gözükebilir ancak bahsetmek istediğim tamamen farklı bir şey. Biz Türk milleti olarak tarihi bir olayı veya şahsiyeti ya çok yüceltir yere göğe sığdıramaz, ya da yerden yere vurup rezil ederiz. Pek ortamız yoktur. Bizim için olay ya "ak" ya da "kara"dır. İşte tarih bana ak ve karalardan çok grilerin olduğunu öğretti. Çok övdüğümüz tarihi kişilerin aslında ne kadar vahim hatalar yaptığını, tam tersine sürekli yerdiğimiz kişilerin de aslında pek çok iyi iş yaptığını gösterdi. İnsanı iyi ve kötü diye ayırmamayı, insanlığın doğasında"iyisi ve kötüsüyle" bir olduğunu öğretti.
  • Tekerrürleri tahmin etme: Tarihi olaylar tekrar etmese de olgular her zaman tekrar ediyor. Zaman değişse de insanların olaylara ve durumlara verdiği tepkiler pek değişmiyor. Bu yüzden tarih bilgisi olan insanlar geçmişte yaşanan benzer olayları değerlendirerek gelecekte neler olabileceğini daha net kestirebiliyorlar.
  • Bakış açısı değiştirebilme: Tarihte objektiflik en önemli unsurların başında gelir. Bu nedenle farklı bakış açıları geliştirmek gerekir. Olaylara, kişilere kısacası tarihe farklı bakış açıları kazandırmak, bunları yorumlayarak belgeler ışığında yeni bir ekol üretmek her tarihçinin hayalidir. İşte tarih bu bakımdan bana bakış açımı değiştirebilmeyi öğretti diyebiliriz. Bu da beraberinde normal hayatımda sorunlara birden fazla çözüm getirebilme yeteneğimin gelişmesine katkıda bulundu.
  • Empati kurma: Tarih ile ilgilenen kişi olayın kahramanlarının yerine kendini koyar ya da olayın yaşandığı tarihte olduğunu hayal eder. Böylece o kişi ya da dönemle arasında bir empati kurmuş olur.
Aslında daha pek çok madde sayabilirim ama bu kadarı az ve öz olarak yeter diye düşünüyorum. Umarım Tarih bölümünü seçmeyi düşünen arkadaşlara bir kılavuz olabilir. Bu arada unutmadan acı bir gerçeği de söyleyeyim;
Sistem sayesinde Tarih Bölümünü bitirdiğinizde muhtemelen diplomalı çöpçü bile olamıyorsunuz...!

2 yorum:

  1. Nerede tarihimizi yazan iki satır görsem elmas bulmuş gibi sevinirim. Tarih öğretmeni olmak en büyük hayalimdi. 28 Şubat sürecinde neşter yiyen Meslek Liseliler denim. Tarihi sevmek öyle bir şey ki; Analitik düşünme, Romantizm akımının sadece kitaplarda var olduğunu keşfetme, Tekerrürleri tahmin etme, Bakış açısı değiştirebilme ve empati kurma. Bir süre sonra size öyle bir işler ki, karakterinizi oluşturan vazgeçilmez nitelikleriniz arasına giriverir tüm saydıklarınız. Bugün tarih öğretmeni olamadım. Bir ara buna çok içerlemiştim :(

    Fakat tarihin bana kattığı analitik düşünme ve analiz edebilme, sonucu değerlendirme aşamasında duygusallıktan uzak durma. Google aramalarda empati kurup kullanıcı yerine kendini koyabilme gibi eşsiz değerler ile Yazılarımı Seo uyumlu yazıyor. Klavyeden çıkan her yazı ilk sayfada yer alıyor :)

    Tarih birazda en iyi istemek değil midir? Sevgli Murat.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Selahattin Bey,
      Malesef ki ben Tarih öğretmeni olmayı pek düşünmüyorum, daha doğrusu öğretmen olmayı. Çünkü kendimi o mesleğe layık görmüyorum. Hakkınızda hayırlısı demek ki Tarih öğretmenliği değilmiş diye düşünmelisiniz bence...

      eaktüelürünler sitenizi arada bir ziyaret ediyorum. Güzel bir iş çıkarıyorsunuz. Başarılarınızın devamını diliyorum ve değerli yorumunuz için çok teşekkür ediyorum.

      Sil

Yorumlarınız kişiliğinizin göstergesidir. Ahlak kuralları çerçevesinde her eleştiri kabulümüzdür...

Bildirim

Copyright © Mavi Blog | Powered by Blogger

Design by Anders Noren | Blogger Theme by NewBloggerThemes.com